Bir nesli inşa etmek; öncelikle dünya görüşüne, entelektüel birikime ve ufuk tasavvuruna ihtiyaç duyar. Bizlerin dünya görüşü, entelektüel birikimi ve ufki tasavvuru olmadan bir nesli inşa edebilmemiz mümkün değildir.
Bir nesli inşa etmenin ana kaynağı; Kur'an, sünnettir. Yani Mutlak İlimdir, tasavvur ise ufukdur. Bir nesil inşa etmenin istikameti, güzergâhı, hedefleri, denklemleri, tahlil ve terkip ölçüleri ise ufkî bakışlara sığamayacak kadar derindir.
Bir medresenin bir nesil inşa edebilmesi için dünyaya bakış açısı, “ne” ile inşa edeceğini bilmek için, tasavvur ise “ne” inşa edeceğini bilmek için lazımdır. Merkez ve muhit... Bunlar anlamayan ne inşa edeceğini bilmez ki bir nesil inşa edebilsin ve bu minvalde faaliyet gösterebilsin...
Tasavvur, bizlerin dünyaya bakış açısına muhtevidir. Fakat aksi ihtimal doğru değil, yani dünyaya bakış açısı tasavvuru ihtiva etmez.
Dünyaya bakış açısı ile tasavvur ayrı ayrı oluşturulabileceği gibi, ikisini birden ihtiva eden tasavvuru ile iktifa edilebilir. Fakat sadece dünyaya bakış açısı ile iktifa edilemez. Öyleyse tasavvuru zaruridir.
Tasavvuru, nesli inşa etmenin irfan merkezidir. Nesli inşa etmek, tasavvur içinde üretilir, mayalanır, geliştirilir ve tatbik edilir. Gazali gibi bir mimar olmadan nesli inşa etmenin fikriyatı dahi zuhur edemez, bu durumda binayı ameleler yürütür. Unutma kardeşim! Ameleler ise saray inşa edemez ancak gecekondu inşa edebilir.
Nesli inşa etmek; tasavvurdan doğduğu için öncelikle terkip fikridir. Terkip edemeyen medeniyette inşa edemez. Varlıkları birbiriyle terkip etmeden eşya üzerindeki tasarruf, insanları (ferdleri) birbiriyle terkip etmeden cemiyet üzerindeki tasarruf, ilimleri terkip etmeden hikmet üzerindeki tasarruf eksik kalır. Eşya terkip edilemezse bina nasıl inşa edilir, ferdler terkip edilemezse içtimai nizam nasıl tesis edilir, kaideler (şiarlar) terkip edilemezse sistemler nasıl teşkil edilir?
Bir nesil inşa etmek, bizatihi Gazali'yi inşa etmektir. Bir nesli inşa etme faaliyetinin en üst seviyesidir. İki unsuru bile terkip edemeyenlerin, “kurucu düşünceye” sahip “kurucu şahsiyet” olmaları imkânsızdır.
Nesli inşa etmek, inşa faaliyetinin en üst seviyesidir. Bu sebeple inşa faaliyeti, nesli inşa etmenin en önemli boyutudur.
Yani bir medrese bir Gazali yetiştirirse, dünyaya kafa tutacak en yüze medresedir.
Vesselam!
Yazı: Zübeyir Kamil AKKAYA